http://www.utopya34.tr.gg
http://www.utopya34.tr.gg  
  ISLAMGREEN34 VİRTUAL PSYCHOLIGİCAL INTERNATIONAL ANALYSİS SYSTEMS
  ZİYARETÇİ FORMU
  İLETİŞİM FORMU
  1- SANAL ALEM - ABDULLAH BİN MUTARRİF ( r.a ) HAZRETLERİ
  2 - SANAL ALEM – SANAL AŞK
  3 - SANAL ALEM – SANAL EVLİLİK
  4 - SANAL ALEM – DİNİ FETVA VE BİLİMSEL YORUM
  5 - SANAL ALEM – TRANSPLANTATION – COMPREHENSION
  6 - SANAL ALEM – MÜSLÜMAN GENÇ KIZLARIN HUZURU İÇİN ALINAN TEDBİRLER
  7 - SANAL ALEM VE İSLAMİ CHAT SITELERİ BİR GEREKLİLİK SONUCUMU ORTAYA ÇIKMIŞTIR
  8 - SANAL ALEMDEKİ TEHLİKELER - KİŞİYE VE TOPLUMA VERDİĞİ ZARARLAR - PSİKOLOJİK TRAVMALAR
  9 - SANAL ALEMDEN KURTULMA YOLLARI VE GERÇEĞE DÖNÜŞ
  10 - SANAL ALEM - NİYET - KADER – KÜLLİ VE CÜZZİ İRADE - DUA
  11 - SANAL ALEM – GENÇ KIZ – RUHSAL KİRLİLİK
  12 - SANAL ALEM – MÜSLÜMAN GENÇ KIZ – MÜCAHİDE RUHU
  13 - SANAL ALEME GİRİLMESİNİN GENEL NEDENLERİ
  14 - SANAL ALEM- AHLAKSIZLIĞIN TEMELLERİ VE EVRİMİ
  15 - SANAL ALEM - AHLAKSIZLIK TUFANI - SANALDA EVLİLİK AKİTLERİ
  16 - SANAL ALEM - AVRUPADAN İTHAL AHLAKSIZLIK VE ÖZEL SOHBET
  17 - SANAL ALEM – MÜSLÜMAN GENÇLİK - 2 -
  18 - SANAL ALEM – GENEL VE ÖZEL SOHBET – MSN –TELEFON VE HALVET - DÜŞÜNCESEL ZİNA
  19 - SANAL ALEM - JAPONYA
  20 - SANAL ALEM – MÜSLÜMAN GENÇ KIZ –RUHSAL BUNALIM VE İNTİHAR
  21 - SANAL ALEM – SAVAŞCI KADIN – ÇANAKKALE – ANNELİK RUHU VE MERHAMET
  22 - SANAL ALEM VE MÜSLÜMAN GENÇLİK - 1 -
  23 - SANAL ALEM – GENÇ KIZ – ÖZ GÜVEN YİTİRİMİ
  24 - SANAL ALEM – İNTERNET - GENEL İSLAMİ SİTELER
  25 - SANAL ALEM – KADIN & ERKEK DİYALOGLARI
  26 - SANAL ALEM – MÜSLÜMAN GENÇ KIZ – AGRESİF VE DEPRESİF DÖNEMLER
  27 - SANAL ALEM - MÜSLÜMAN GENÇLİK - 3 -
  28 - SANAL ALEM - MÜSLÜMAN GENÇLİK- MUTLULUK - NEFS TERBİYESİ
  29 - SANAL ALEM - ÜLKEMİZE VE GENÇLİĞİMİZE NE VERDİ
  30 - SANAL AŞK & EVLİLİK - PSİKOLOJİK TRAVMA - SÜNNETİ SENİYYE - İSLAMİ REALİTE *
  31 - SANAL ALEM - MİKRO İSLAMİ SOSYOMETRİK TEST
  32 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDEKİ ERKEKLERİN BAYANLARA BAKIŞ AÇISI
  33 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE BOŞ VE GEREKSİZ KONUŞMAK GÜNAHMIDIR
  34 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDEKİ AMERİKANVARİ MEDYATİK GENÇLİK ÖZENTİLERİ
  35 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE AHLAKSIZLIK NEDEN ARTIYOR
  36 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE CHAT VE SESLİ CHAT HARAM MIDIR
  37 - SANAL ALEM - BAYANLARA UYGULANAN PSİKOLOJİK BASKI
  38 - SANAL ALEM - SANAL VE REELDE ÜLKEMİZDE DEĞİŞEN DENGELER
  39 - SANAL ALEM - SANAL ALEM VE MALAYANİLİK
  40- SANAL ALEM - SANAL ALEM VE İSLAM *
  41- SANAL ALEM - NEDEN SOHBET CHAT SİTESİ BAĞIMLISIYIZ
  42 - SANAL ALEM - MİKRO İSLAMİ PSİKOMETRİK TEST
  43 - SANAL ALEM - MİKRO İSLAMİ SANAL TEST
  44 - SANAL ALEM - SANAL ALEM VE MÜSLÜMAN GENÇLİK - İSVEÇ SENDROMU
  45 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE SEVGİ VE AŞK KARMAŞASI
  46 - SANAL ALEM - SANAL MİKROMETRİK TEST
  47 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE CHAT İLE İSLAM VE DİN YAŞANABİLİRMİ
  48 - SANAL ALEM - SANAL ALEMİN GÜNAH VE YALAN MEKANI BAZI SOHBET CHAT OLUŞUMLARI
  49 - SANAL ALEM - SANAL ALEMDE KIZ-ERKEK İLETİŞİMİ VE ETKİLEŞİMİ
  50 - SANAL ALEM - SANAL ALEM GERÇEK DEĞİLDİR VE ASLA GERÇEKLERDEN BAHSEDİLEMEZ
  MİKRO SOSYOMETRİK TEST ÜNİTESİ
7 - SANAL ALEM VE İSLAMİ CHAT SITELERİ BİR GEREKLİLİK SONUCUMU ORTAYA ÇIKMIŞTIR

SANAL    ALEM - İSLAMİ  CHAT  SITELERİ

BİR GEREKLİLİK SONUCUMU ORTAYA ÇIKMIŞTIR ?


Sanal alemde gerçekten islam için çalışan sitelerden ve buradaki islam için görev yapanlardan

Allah c.c razı olsun ve başarılarının devamını nasip etsin inşallah. 

Sanal alemde bazı İslami chat-sohbet sitelerinin içerik itibariyle İslami Realite kapsamında olduğu.

Bazı İslami chat-sohbet sitelerinin ise kötü niyetli userlerin yüzünden ve bazen de burada görev yapanların

bilerek yada bilmeyerek dikkatsizlik ve acemiliklerinden dolayı kısmen İslami realite dışındaymış gibi

bir  görüntü sergilediği gözlemlenmektedir.

Müslümanlar bu tür İslami Realite dışına çıkmış gibi algılanan sitelerden rahatsızlık duymaktadırlar.

Bazı userler bu tür islami sitelerin kapatılmasını yada Hack’lenmesini düşünmektedirler.

İslami chat siteleri kapatılır-Hack’lenirse,İslam ve Müslümanların zarar görmeyeceğini düşünmektedirler.

Fakat,islami sitelerin içinde gerçekten islama hizmet eden siteler
ve buralarda gerçekten islama hizmet etmek için

çalışan görevliler de vardır.

Aslında,genel olarak sorun user veya buradaki görevlilerin islami eğitim-kültür-ahlak ve iman seviyesinin yüksekliği

veya düşüklüğünden kaynaklanmaktadır.

 

Chat-sohbet  ortamını kişi nasıl ve ne şekilde kullanıyorsa kendisine o şekilde geri dönmektedir.

İnsanın niyeti-cüzzi iradesi değişikliğe uğramadığı sürece,sitelerin kapatılması kesinlikle çözüm değildir.

İslam ahlakı toplumumuzda yaygınlaşmadığı sürece ,sitelerin kapatılması çözüm değil çözümsüzlüktür.

İslami siteler Ehven-i şer kapsamındadır varlığını sürdürmesi gerekmektedir,kapatılması çözümsüzlüktür.

Kapatılırsa yerlerini alacak olan mevcut alternatifler daha gayri-ahlaki’dir ve daha zararlıdır.

 

İslami Realite kapsamı dışında kalan
İslami siteler var olmalıdır ki fertler gerçekleri algılayabilsin.

Dünya bir sahte cennettir, gerçek cennetin zıttı-karşıtlığı olan bu sahte cennet var olmasaydı.

Gerçek cenneti kavrayamazdık,çünkü her şey karşıtlığı ile açıklanabilmekte algılanıp kavranabilmektedir.

Kötü var olmadan,karşıtı iyinin varlığı örneklendirilemez,tasvir edilemez algılanamaz kavranılamaz.

Gece var olmadan gündüzün varlığı açıklanamaz,gecenin varlığı ile gündüz varlığını açıklayabilmektedir.

 

İslami siteler var olmadan,İslami Realite’nin Sanal alemde varlığı açıklanamaz ve kavranılamaz.

İslami siteler içindede,İslami Realite kapsamı dışındakiler var olmadan,gerçek İslam algılanamaz.

İslami sitelerde  elbette İslami Realite içinde
ve dışındakiler var olacaktır ki İcma-Kıyas ile
İslam algılanabilsin.

Bu tür sitelerin varlığını Allah c.c görüyor, Dünya bir imtihan merkezidir ve bizler imtihan için buradayız.


Allah c.c herşeyi tuz ile buz edip yok edecek

güç ve kudrettedir

Allah c.c isterse sanal alemi bu tur sohbet ve chat kanallarını ve bu kanalların faalıyet gösterdiği ülke veya toplumu yok eder

Allah c.c sanal alem veya reel her neresi ıse o yerı ve bu sohbet chat kanallarını temelinden itibaren

ortaya koymaya çalışanların tümünü yok edecek güç ve kudrettedir

Allah c.c ın  izni ve iradesi dışında dünyada tek bir yaprak kımıldayamaz ve Allah c.c a karşı koyacak güç ve kudret

yeryüzünde mevcut değildir


Allah c.c ın iradesi ve izni dışında hiçbir şey varlığını ortaya koyamaz ve varlığını sürdüremez.

 

Bizim Hayr gördüğümüz şeyde Şer,Şer gördüğümüz şeyde de bizim için Hayr olabilir bunu biz bilemeyiz.

Allah c.c elbette niyetleri-cüzzi iradeleri bilmektedir ve imtihan gereği bazen müdahale etmemektedir.

Müslüman gençlerin yapması gereken Emr-i maruf,Nehyl-i münker’dir ve takdiri Allah c.c elindedir.

İslami sitelerin,İslami Realite kapsamı içinde kalması veya kalmaması da bir Hikmet-i ilahi’dir.

İslami Realitenin varlığını veya gerekçelerini açıklamak ancak örneklerin mevcut olmasıyla açıklanabilir.

 

Varyant ve varyasyonlar mevcut olmadan,Hak ve Hakikatın,İslami Realitenin tecellisi mümkün değildir.

Dünyadaki her şey ancak Allah c.c ın izni ve iradesi ile var olmaktadır ve varlığını o izinle sürdürmektedirler.

İyilerin varlığı da kötülerin varlığı da Allah c.c izni ve iradesi ile mevcuttur ve birbirini açıklamaktadırlar.

Müslüman Gençlerin yapacağı en güzel şey Sohbet Chat sitelerine  girmeden önce bilgi ve kültürlerini geliştirmeleridir.

Bunun için de sürekli  İslami kaynak kitaplar okumalıdırlar eğer ellerinde yeterince kaynak kitaplar yoksa

internet ortamında girilebilecek sohbet chat sıtelerinden önce bazı farklı seçenekler de mevcuttur.


İslami Wikipedia - İslami Blog - İslami İnternet Bilgi Ansiklopedisi - İslami Forum-  İslami İnternet İlmihali

İslami Dowloand - İslami Portal v.s gibi Sohbet Chat siteleri dışında kalan İslami içerikli İnternet Web sıtesi türleri de mevcuttur.

Bu siteleri ziyaret ederek bilgi ve kültürlerinin  belirli bir seviyeye ulaştırdıktan sonra

Sohbet Chat sitelerine bu kültür ve bilgi birikimini aktarmak için girmelidirler.  

Müslüman bunu böyle kabul etmeli,bulunduğu ortam-mekan-içerik ne olursa olsun İslam’ı savunmalıdır.

Müslüman hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmamalıdır,Dinimiz ümitsizlik dini değildir,sabır dua tevekkül
tefekkür tebliğ irşad irfan ve cihat dinidir.

 

Müslüman,ümit,sabır,dua ile tevekkül ve tefekkürü elden bırakmamalı nefs-i emare ile mücadele etmelidir.

Nefs-i emare ile mücadele,İslam için Cihad-İrşad kolay merhaleler değildir,dikensiz yolda herkes yürür.

Çağımız ahir zaman çağıdır ve nefs-i emareyi  gerçek İslami realiteden koparacak her şey mevcuttur.

“Cennet kılınçların gölgesi altındadır”diyen Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimizin Ümmetiyiz.

Peygamberimize Ümmet olmak sorumluluk-sabır ister,şuur-mücadele kararlılığı ister,semeresi yüksektir.


Bir zamanlar örneğin gençlerin girdiği superonline worldclup.com.tr  gibi bir grup sitesi vardı

Buradaki gençler internette bir grup oluşturmuşlardı ,fakat bu grup islami açılımlı bir grup değildi

Şimdi çok farklı sıteler örneğin bir FaceBook veya biraz farklı bir boyutuyla Netlog gibi yerler vardır onun dışında

islami kültürel yapıdan daha farklı 
kültürel kapsamlı Karakutu veya Antoloji gibi  web siteleri vardır ama islami açılımlı değildirler

İnternet öyle bir boyuta ulaşmıştırki bir Siberalem gibi Partner bulmaya yönelik siteler bile bulunmaktadır

İslami açılımı olmayan bu tür sitelerin yanında Müslüman Gençler içinde alternatifler vardır

Örneğin bir asr-ı saadet.com veya islamiyet.gen.tr gibi çok kapsamlı islami sitelerde mevcuttur.

Müslüman genç önce bilinçlenmelidir ,kendini bilgi ve kültür olarak geliştirmelidir

Bu Potansiyelini de Müslüman kardeşleriyle paylaşmalıdır ve onların iyiye,doğruya ve güzele

Yönlendirmek için çalışmalıdır bu bir Müslümanlık gereğidir ve bu yapılmıyorsa toplum olarak

akıbetimizin hayrolması düşünülemez 

Aslında bu tür oluşumlar bır geçiş dönemi veya Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimizin

buyurduğu gibi önümüzdeki yaşanacak Altın Çağ öncesi ara yüzyıllar zinciri ve karanlık dönemin

habercileri olabilirmidir bu konuda 
incelenmesi gereken bir konudur

Çünkü Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimiz İslamın varlığını ortaya kesin hatlarıyla koyacağı

Fetret devirlerini 4'e ayırmıştır ve arada bir karanlık dönemin yaşanacağını buyurmuştur

İslamın fetret devirleri ve Karanlık dönem

1-  Asr-ı Saadet
2-  Endülüs-Emevi
3-  Devr-i Osmanlı
4-  Karanlık Dönem
5-  Altın Çağ

İşte karanlık dönemde olacak her türlü bidat-gaflet-hıyanet-riya-fısk-ü fücur

Ahlaksızlık-Ahirete imanın kaybolması-Müslümanların
 
bir yığın cemaatlere bölüneceği

ve müslümanların Müslümanlara karşı  sebebsiz düşmanlığı

Camilerde yüzlerce Müslümanın namaz kılması fakat çok azının gerçek Müslüman olması 

Müslümanların müslümanlara karşı yüzlerinde bir perde ile ve gerçek niyetlerini gizleyerek

Birbirleriyle konuşmaları gibi çok farklı tezahürlerin

bu karanlık çağlarda ortaya çıkacağı bilinmektedir

ve müslümanların gerçek niyetlerini gizleyerek

karşısındaki müslüman kardeşiyle

diyalog kurmaya çalışması  
sanal aleme uygun bir tabir değilmidir sizce

haklı ile haksızın bazen ayırt edilemeyişi-haram ile helalin birbirine karışması

Hak ve hakikat ile yalanın birbirine karışması

İslami realite yerine cinselliğin sanal alemde varlığını sürdürmesi

Lut kavminin helak sebeplerinin bu yüzyılımızdada ortaya çıkmış olması

Ahlaklı insanlar yerine ahlaksızların toplumda değer bulması

Paraya ve mala taparak Allah c.c' ı  unutmaları gibi bir yığın oluşumlar

içinde bulunduğumuz çağın karanlık dönemin belirtileri olduğunu açıklamıyormudur

ve elbette bu dönem geçici bir dönemdir

Bu dönemin sonunda yani karanlıkların  en kara olduğu zamanın

aydınlığa en yakın zaman olduğunun belirtileri

sizce mevcut değilmidir

sizlere şunuda hatırlatmak istiyoruz

Reel-gerçek yaşamda insanlar birbirleriyle

diyaloglar kurarken

kalplerinden geçen asıl hisleri

gerçek fikir ve düşüncelerini

halis veya salih niyetlerinin dışında kalan

tüm gerçek niyetlerini gizli tutarak diyalog kurmaktadırlar

bunun çok çeşitli gerekçeleri vardır

yalan beyanlarla amaç bazen

karşısındakinin fikir ve düşüncelerine
 
yakın bir insan profili çizmeye çalışmak

karşısındaki insanı kaybetmekten korkarak

yada karşısındaki insanın kendisi hakkındaki gerçekleri

bilerek ondan kopmaya çalışacağını düşünerek

gerçek niyetlerini gizleyerek diyalog kurmaktadırlar

Sanal alemde ise işte bu Reel-gerçek yaşamdaki

oluşumun dışında ayrıca ikinci bir giz perdesi mevcuttur

yani kısacası Reel-gerçek yaşamdan kaynaklanan

bir giz perdesinin üstünde sanal alemde ikinci bir

giz perdesi daha eklenmektedir 

dolayısıyla Reel-gerçek yaşamında çözülemeyen 

insanların gerçek niyet ve karakterlerinin tesbiti 

sanal alemde dahada güçleşmekte 

istisnalar dışında genel olarak 

neredeyse imkansız hale gelmektedir 

ve bu imkansızlık ve giz perdesinin arkasında

her türlü yalana başvurulmakta 

ve yalan ile başlayan herşey 

yalanı örtbas etmek için ikinci bir yalan ile devam etmekte

ve işin içinden çıkılamaz bir hale gelinincede

o bazı kişiler sanal alemden ve kandırdığı kişilerden 

uzaklaşmaktadırlar
 
belki pişmanlıkda duymaktadırlar

ancak yinede başkalarını aldatmaya  devam etmektedirler 

bazı erkeklerin dini sohbet ve chat kanallarını 

kızlarla sohbet amacıyla kullandıklarını 

ve gerçek niyetlerini gizli tutarak

dini konular yazarak gerçek niyetini maskelemeye  

çalıştıklarını biliyoruz

ancak bazı bayanların bunu bildikleri halde

ve bunun yanlış olduğunu bildikleri halde

sanal alemde bu bazı erkeklerle yazışmaya

devam ettiklerini görmekteyiz

bu gerçeklerden kaçarak yazışan bazı bayan kardeşlerimize
bu bazı gerçekleri bilen ve gören kardeşlerimiz 

bu bazı bayan kardeşlerimize gerçekleri hatırlattıklarında 

bu bazı bayan kardeşlerimizin   

gerçekleri kendilerininde bildiklerini ifade ettiklerini

görmekteyiz ve uyarıların havada  kaldığını

ancak uzun süre sonra acılar yaşadıktan 

ve geçici mutluluklarının sona erdiği dönemlerde 

pişmanlıklar  ve Allah c.c tan gelen musibetleri

yaşadıktan sonra gerçekleri görerek

islami Realiteyi savunanlara gerçek manada hak verdiklerini

görmekteyiz 

dolayısıyla yaşananlar yaşandıktan sonra

ve acılar çekildikten sonra gerçeğe dönüşün başladığını

görmekteyiz 

fakat buna rağmen sanal alemde mutlaka birilerinin

yılmadan gerçekleri yazmaya  devam etmesi gerektiğine

ve Rabbimizin inşallah kalplere yazılan gerçekleri

mutlaka bir gün ulaştıracağına inanıyoruz 

ve kısmen gerçekleri görenler içinde bu uyarı yazılarınında

gelecek için bir ümit ışığı oluşturacağınada inanıyoruz


Sanal alem ve sohbet chat sıtelerinin şu an olduğu şekliyle varlığı ve devamlılığının

Bir geçiş döneminin belirtileri olduğuna ve kötünün

algılanışının iyiye yöneliş ve geçiş dönemininde 

başlangıcını oluşturacağına inanıyoruz 

belki " Nash ile uslanmayanı etmeli Tekdir

Tekdir ile uslanmayanın hakkı Kötektir "

babından uyarılara kulak vermeyenlerin
 
mutlaka Kötek cinsinden

Allah c.c katından gelen  musibetlerle

karşılaşacağınıda düşünerek

üzülmekteyiz

Tevfik bizden Takdir-i ilahi  ise Allah c.c katından ve birilerinin vesilesiyledir inşallah 
dinimiz ümitsizlik dini değildir 

tövbe ve istiğfar kapısı her zaman açıktır
ve Rabbimizin mağfiret ağı
azabından her zaman  geniştir

ve her asırda ve çağda

her zaman ve mekanda

Allah c.c ın tecdit kapısı açık olacak

ve mutlaka uyarıcılar bulunacak

bazı uyarmak için kendinin o an için vesile kılındığını bile bilmeyen uyarıcılara insanlar uyarak doğru yolu bulacak

bazılarınında Allah c.c muhafaza buyursun

kalbi kararacak ve aydınlığa erişemeyecek

ve dünya imtihanını kaybedecektir

İslami Realiteyi mutlaka birileri

her mekanda savunacaktır

siz savunanlardan olunuzki

kalbinizin tecdit kapısı kapanmasın inşallah

ve sakın olaki " bana dokunmayan
yılan bin yaşasın
ve her koyun kendi bacağından asılır " tarzında

düşüncelere kapılıpta 
ilk etapta kendi nefsinizi
ve kendi
menfaatinizi düşünür tarzda
bencilce ve egoistçe hareket etmeyiniz

hiç kimse kendinin kurtuluşa erdiğinden
emin olamaz
ve kendinizi kurtarış maratonunuz
hayat boyu sürecek bir maratondur

bunuda aklnızdan çıkarmayınız inşallah
siz başkalarını kurtarmak için harcadığınız çaba
ölçüsündede
Allah c.c kendinizi kurtarmanıza birilerini
vesile kılacaktır inşallah
siz birileri için farkında olmadan 
uyarıcı hükmünde vesilesinizdir
başkasıda sizin için aynı hükümde
vesile kılınmış olabilir  
bunu ne siz bilebilirsiniz nede başkası
bilebilir 
Allah c.c kullarını çok sever
ve her zaman ve mekanda 
her konuda çözüm yollarını var kılar
Allah c.c yukarıdan semadan elini uzatıp
yolda zift ile asfalt dökerek
çamurlu yoldan sizi kurtarmaz
ama insana verdiği akıl ile
Finişer denilen asfalt makinesinin
icadına sebep yine Allah c.c tır
ve o makineyi kullanan ve asfalt dökenin aklınıda
veren yine Allah c.c tır  
ve Allah c.c insana verdiği akıl ile
ve insan eliyle yatay çözümü vesile kılan yine Allah c.c tır 
Allah c.c dikey çözümünüde musibetlerle gönderir
eğer sanal alemde Allah c.c yatay çözümünü 
vesile kıldığı
ve vesile kılındığını  
bile bilmeyen insanlar eliyle sunuyorsa
sizde bunun bilincinde olunuz
ve Allah c.c tan dikey çözüm yolu istediğinizde
bunun o toplumun üzerindeki musibetlerle
olacağını ve bu musibetlerden
sizinde ekilenebileceğinizin 
belirli ölçüde zarar görebileceğinizin farkına varınız
yalnızlık Allah c.c a mahsustur
ve her konuda ve sorununda insan
Allah c.c tarafından vesile kılınan başka bir insanın
vesile kılınmasıyla çözüm yoluna kavuşmaktadır
siz başkaları tarafından kurtarılacaksanız
sizinde başkalarının kurtuluşuna vesile oluşunuz yüzünden başkalarının sizi kurtarmasına siz vesile oluyorsunuz demektir
yoksa siz kendi başınıza kendinizi kurtaramazsınız
ve kendinizi kurtaracak güç ve kudretede
tek başınıza asla sahip değilsiniz
bu kudret ve güç ancak
yalnızca kendine yeten Allah c.c a aittir
evliyaların hayatına bakınız
mücdehitlerin hayatına bakınız
cennetle müjdelenen ashap-ı kirama bakınız
onlar kendilerini kurtarmak için
var olsalardı
kendilerini kurtardıklarından emin olarak  
başkalarını irşad etmeye çalışmazlardı
hangi müslüman kendini kurtardığından veya kurtaracağından eminse o zaman başkasını kurtarmaya çalışmasın
ama eğer kendi kendini başkaları olmadan kurtaracak gücü varsa HAŞA !
o zaman kendi kendini vesileler olmadan kurtarsın bakalım vesileler olmadan nasıl kurtarıyor görelim
başkalarının kurtuluşu için çalışmayana
kendini kurtarabilme güç ve kudretini kim vermiş
insan tek başınamı yaşıyor bu alemde 
ve tek başına yaşayan ortağı bulunmayan Allah c.c dışında 
böyle bir kudret ve güç sahibi kimdirki 
kendi kendini başkaları vesile kılınmadan kurtarsın
başkalarını kurtarmaya çalışmayana kendini kurtarma
güç ve kudretini kim verdi 
başkalarını kurtarmaya çabalamayana 
kendini kurtarma hakkını ve güç ile kudretini kim verdi 
vesilesi nedir bunun başka bir insan değilmidir vesile
yoksa direkt Allah c.c o kendini kurtarmaya çalışana 
" sen kendini kurtarmaya çalış boşver başkasını 
başkasına karışma " şeklinde bir nidamı geldi HAŞA
Bütün peygamberleri
Allah c.c başkalarını kurtarmak için göndermedimi 
Peygamberler eğer bu dünyaya kendilerini kurtarmak için gelselerdi 
kendilerini kurtardıkları bizzat Allah c.c tarafından müjdelenen hiç bir Peygamber başkalarını
kurtarmak için çabalamazlardı 
ve Allah c.c hangi Peygambere 
" ben seni kendini kurtarman için yarattım " buyurmuştur HAŞA !
varmı böyle bir ayet-i kerime ve hadis-i şerif yoktur 
olamazda 
Peygamberlerin içinde peki
" ben kendimi kurtarmak için bu dünyaya geldim
ben kendimi kurtardım amaç kendimi kurtarmaktı " diyen HAŞA !
bir Peygamber varmıdır
islami Realitede böyle bir yaklaşım varmıdır 
nereden çıktı bu kendini kurtarma hadisesi
diye soracak olursanız
bu kendini kurtarma hadisesini  
kendi nefs-i emarelerinden başka bir şey düşünmeyen
ve kendi ırkının dışında
diğer ırklara yaşam hakkı tanımayan
diğer ırkların tümünü kendi ırkının kölesi sayan ve bunu kendilerine tanrının emretiğini söyleyen
ve bunun adınada din diyen
bozuk iman ve itikat içinde olan
ve dünyayı fesada ve kana bulayanların eseri
olduğunu söyleyelim 
Osmanlı Devleti dünya üzerindeki müslümanları  
ve bütün insanlığı kurtarmak için uğraşmıştı
ama Osmanlı Devletini işte bu " sen kendini kurtar "
felsefesiyle hareket ederek önce müslüman ülkelerin birbiri arasındaki bağı kopararak yardımlaşma
ve iletişimini çeşitli yol ve yöntemlerle kopararak
sonrada Osmanlı devletini yıkarak
her müslüman devletin başka bir yabancı unsurun himayesinde
kolay lokma haline gelmesini sağlayan zihniyeti ve Osmanlının Felsefesini anlayamadığımız  sürece
ve Osmanlının ahını aldığımız sürece 
hiç bir müslüman ülkede
gerçek saadet ve huzur ile adalet içinde
yaşanamayacaktır 
Rabbimiz görüyor ve biliyor gerçekleri
birileri bolluk ve bereket içinde yaşarken
birileri sürünecektir  ve hakkaniyet ile adalet asla sağlanamayacaktır
bu " sen kendini kurtar " ile ilgili bir kıssayı yazıyoruz okuyunuz

" SEN KENDİNİ KURTAR "
Bir kasabada yaşayan akl-ı selim ve dinine bağlı
iki müslüman beyefendi varmış
Hüseyin Dayı ile Ahmet Reis
Hüseyin Dayı emekliymiş evden camiye gider
kimsenin etlisine sütlüsüne karışmazmız
kendi halinde mazbut bir hayatı varmış
namazını kılar orucunu tutar
kurbanını keser ve hiç bir zaruri harcama yapmaz 
Hacca gitmek için emekli maaşından para biriktirirmiş 
Ahmet Reis ise tıpkı Hüseyin Dayı gibi 
namazını kılar orucunu tutarmış
ondan farkı ise
bir vakıfın yöneticisi olmasıymış 
ara sıra kasaba misafirhanesinde toplantılar
düzenlermiş 
dini konularda konferanslar verirmiş
fakir ve fukaralara yardım etmek için
aidat toplarmış
nerede bir düğün  nerede bir dernek Ahmet Dayı orada olurmuş
kavga edenleri araya girerek ayırır 
dargınları barıştırırmış
Ahmet Reiste tıpkı Hüseyin Dayı gibi
Hacca gitmek için para biriktirirmiş
ama nafile bir türlü bu para birikmezmiş
bir gün camiye Ahmet Reis ile Hüseyin Dayı
birlikte aynı yoldan giderlerken
yolda iki gencin kavga ettiklerini görmüşler
Hüseyin Dayı " kaç yaşında herifler
akılları var fikirleri var hele ben karışmayayım
sonra arada dayağı yiyen ben olurum
zaten ezan saati geldi hele camiye gideyim ibadetimi
yapayım 
kendimi kurtarayım " diye düşünerek
oradan ayrılmış ve camiye gitmiş
Ahmet Reis gençlerin arasına girmiş
iki gencin kavgasını önlerken 
ezan okunmuş camiye yetişememiş
bu arada dayağıda yemiş 
ama gençlerin barışmalarınıda sağlamış
başka gün Ahmet Reis yüzü gözü sarılı
kasaba meydanında Hüseyin Dayıya rastlamış
Hüseyin Dayı gülmüş
" Camiye gec kalıp namazını vaktinde eda etmezsen
işte böyle dayağı yersin
sen başkalarını kurtarayım derken
kendini kurtaramadın hem dayağı yedin
hemde namazın sakat oldu " demiş ve gülmüş
Ahmet Reis'te gülmüş
Kurban bayramı gelmiş çatmış
Ahmet Reis kurban için ayırdığı parayı
fakir fukara çocuklara dağıttığı için kurbanını kesememiş
ve çok üzülmüş
Hüseyin Dayı kurban etini komşusu
Ahmet Reisi' e verirken
" Sen kendini kurtar Ahmet " demiş
Ahmet Reis  ' de " seneye inşallah keseceğim
Allah c.c ın affına sığınıyorum " demiş
ve çok üzülmüş
Hüseyin Dayı
" Ahmet Reis başkalarının sana faydası olmaz
sen kendini kurarmaya bak " demiş
Ahmet Reis hiç bir şey diyememiş
ve çok üzülmüş
derken Hac için kayıtlar başlamış
Hüseyin Dayı o gün kasaba misafirhanesine
ilk kez girmiş
ahali şaşırmış
"Hüseyin Dayı sen bu mekanada gelirmiydin
akşamları Ahmet Reis Dini konularda toplantı yapar
sonrada fakirler için kurduğu vakıf için para toplardı
sen ne toplantılara katıldın nede vakıf için para verdin 
ne olduda bu gece geldin aramıza 
herhalde toplantıya katılıp sohbeti dinleyecek
birazda para yardımı yapacaksın galiba "
deyince Hüseyin Dayı biraz bozulur gibi olmuş
Ahmet Reis o sırada içeri girmiş
ve Hüseyin Dayı'nın toplantı ve aidat için değilde
Hac kayıtları listesi için orada bulunduğunu anlamış
fakat bunu söylememiş
ve misafirhanedeki kalabalığa
" Hüseyin Dayı bizim büyüğümüzdür hürmet edin
arkadaşlar hem müslüman bir ağabeyimizdir
Hüseyin Dayı kimse ile bugüne kadar tartışmadı
" demiş ahali ise
" kimsenin düğününe dermeğine gitmezki
cemiyetede uğramazki yüzünü göremiyoruzki 
kimle tartışsın " demiş
Ahmet Reis ahaliye dönmüş
" kardeşlerim biz bilemeyiz Hüseyin Dayı'nın kalbini 
Takvasını onu ancak Allah c.c bilir hüsn-ü zanda 
bulunmayalım inşallah " diyerek ahaliyi susturmuş
ve konuşmasına devam etmiş    
" Hüseyin Dayı ben biriktirdiğim parayı
fakirlere dağıttım malesef bu senede Hacca
gidemeyeceğim ama listede adım kayıtlı
ben seneye giderim inşallah
sen benim yerime git inşallah ve bizlerede dua et olurmu
Hüseyin Dayı " demiş
Hüseyin Dayı
" sen kendini kurtar Ahmet
Hayat kısa
yarına yada seneye çıkarmısın çıkmazmısın Allah c.c bilir " demiş ve Ahmet Resi'in kaydı ile Hacca
gideceği için çok sevinmiş
daha toplantı başlamadan sevinçle oradan ayrılmış 
ve gece bu sevinçle Hüseyin Dayı uykuya dalmış
rüyasında ak sakallı bir ihtiyarı görmüş
ihtiyar demişki
" Hüseyin Dayı sen Ahmet Reis'in hacca gidemediği için
kurban kesemediği için ne kadar üzüldüğünü biliyormusun
ama Ahmet Reis olmasaydı o fakirlere kim yardım elini uzatacaktı 
Allah c.c yukarıdan aşağıya elini uzatarak para vermezki
ancak Allah c.c işte Ahmet Reis gibi birilerinin vesilesiyle
para gönderir ve kafirlerin kurtuluşuna çözüm yolu bulur
Ahmet Reis birilerinin kurtuluşuna vesile oldu
ve senin Haca gitmenede vesile yine Ahmet Reis'tir  
onun kurtuluşunada sen vesile olacaksın inşallah
Hacca gittiğinde Ahmet Reis için sakın dua etmeyi
unutma
çünkü Ahmet Reis başkaları için kendi hakkını
feda etti bak senin içinde kendi kaydını
feda etti ve onun ismiyle kaydıyla Hacca gidiyorsun
bunuda unutma
sen Ahmet Reis' e hep " sen kendini kurtar " dedin
o Ahmet Reis eğer kendini kurtarmak isteseydi
sen her defasında
her bu kelimeyi söylediğinde sana alınır
belki kalbi kırılır
ve senin hacca gitmen için sana sırasını vermezdi
sende bu sene hacca
gidemezdin Hüseyin Dayı
sen sana kalsa Hacca gitmeyi kendini kurtarma vesilesi yaptın
ve niyetin amacın giderek kendini kurtarmak
hayır Hüseyin Dayı senin bu sene hacca gidişinin
nasip edilişinin hikmet-i ilahisi  sadece senin kendini kurtarman için değil 
sen sadece kendini kurtarman için nasip edildiğini sanıyorsan yanılıyorsun 
eğer mekke-i mükerremeye vardığında orada Ahmet Reis için Allah c.c a dua etmeyi unutursan onun için yalvarmayı unutursan
Allah c.c tan Ahmet Reis için
mağfiret dilemeyi unutursan
hem kendini kurtarmaya çalışan
hemde seni kurtarmaya çalışan 
Ahmet Reis'in hakkına girmiş olursun bunu iyi bil
çünkü o seni kurtarmaya vesile kılındı 
sende onu kurtarmaya vesile kılındın
kul kulun kurtuluşuna vesiledir 
sakın Mekke-i Mükerremede 
Ahmet Reis için dua etmeyi Rabbine yalvarmayı
Rabbinden Ahmet Reis için mağfiret dilemeyi unutma
eğer unutursan kendini kurtardığını düşünme
Allah c.c kulunu çeşitli vesilelerle kurtarır
sen kendini kendi başına kurtaramazsın
Ahmet Reis'te kendi kendini kendisi kurtaramaz
onun kurtuluşunada sen vesile kılındın
eğer şimdi gerçekten sen kendini kurtarmak için
mekke-i mükerremeye gidiyorsan eğer
hiç durma bu niyetle git bakalım kurtarabilecekmisin kendini
Allah c.c Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimizi
bu fani dünyaya kendi varlığını kurtarması için değil
bizim kurtuluşumuz için vesile olarak dünyaya gönderdi
Allah c.c onun kalbini temizledi
isteseydi Allah c.c Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v
Efendimizi cennet ile müjdelediğinde
ve Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimiz
" Ümmetimi yanımda istiyorum
Ümmetim ! Ümmetim ! " diye göz yaşı döktüğünde
ve Ümmeti için kendini feda ettiğinde  
Allah c.c Peygamberimizin Ümmeti için
" Ümmetinden sana ve bana tabi olanların tümü
mutlaka cennete girecektir " müjdesini vermezdi
Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimizin
kendini kurtarmak isteyişide işte
Allah c.c ın elinde Allah c.c
Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v
Efendimize " sen kendini kurtar " HAŞA !
diyebilirdi
ama asıl gaye demekki kendinden önce başkasının
kurtuluşuna vesile olabilmeyi düşünmek 
" dedi gerçek müslümanın vasfı bu
ve en iyi bunu Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v 
Efendimiz örneklendirmiş " dedi
Hüseyin Dayı sen başkasını başkasıda seni kurtaracak
kul kulun kurtuluşuna vesiledir 
yoksa eğer senin dediğin gibi herkes kendini
kurtarabilseydi
dünyaya gelen herkes kendini kurtarabilir 
dolayısyla herkesin kendini kurtaracak güç ve kudreti
olduğundan 
Peygamberimiz Hz.Muhammed s.a.v Efendimizde 
bizi kurtarmak için gönderilmezdi  
sakın Ahmet Reis için dua etmeyi unutma 
Ahmet Reis'i kurtarki kendinde kendine
" ben kendimi kurtardım " diyebilesin
ama kimin kimi kurtarmak için
Allah c.c tarafından vesile kılındığını
ve kimin gerçek kurtuluşa ereceğini
yine Allah c.c bilir " dedi

RIZA-İ İLAHİYİ ELDE ETME
VE EBEDİ SAADETE ULAŞMA
YOLLARI

Dünyevi ve Uhrevi saadete
ulaşmak ancak Allah c.c ın
rızasını kazanmakla mümkündür
bunun yollarıda 
Hem şahsi gayretler
hemde insanlarla olan
sosyal ilişkilerle
mümkündür
Allah c.c ın zatını tanıtan
hem kelamullah hem tebliğciler
hemde kainat kitabı ( yaratılmış
olan zerreden kürreye
nesneden canlıya herşey )
onu tanımaya tanıdıkça sevmeye
sevdikçede sevgisini kazanmaya
vesile yoludur


 

http://www.utopya34.tr.gg  
   
Facebook beğen  
 
 
Bugün 6 ziyaretçi (11 klik) kişi burdaydı!

=> Sen de ücretsiz bir internet sitesi kurmak ister misin? O zaman burayı tıkla! <=